Mersin Erdemli'de 2021 yılında AKP Milletvekili Zeynep Gül Yılmaz, aracını durduran trafik polislerine "şerefsiz" diyerek hakaret etmiş, olaya dair görüntüler tepkiye neden olmuştu. Olaydan bir gün sonra iki polis memuru açığa alınmıştı.

Gazete Duvar'dan Cihan Başakçıoğlu'nun haberine göre, hakkında soruşturma açılan iki polis memurundan Muharrem Aydoğan yaklaşık iki yıl sonra meslekten ihraç edildi. Aydoğan'ın görüntüleri yaydığı iddiasıyla "özel hayatın gizliliğini ihlal" suçlamasıyla meslekten ihraç edildiği öğrenildi. İhraç haberi sonrası Emniyet Genel Müdürlüğü'nden soruşturmaya ilişkin detaylı bir açıklama yapılmazken, soruşturmayı en başından beri takip eden Emniyet Sen Genel Başkanı Faruk Sezer, olaya ilişkin detayları anlattı.

'Dur' ihtarına uymamış

Soruşturma süreci boyunca Aydoğan ile defalarca görüştüğünü ifade eden Sezer, olayın görünenden farklı olduğunu ifade etti. İki polis memurunun 'merkezden gelen anons üzerine milletvekilinin aracını durdurduğunu' belirten Sezer, olayı şöyle anlattı:

"Yaşanan olayda bu arkadaşımızın ceza almaması için ortada birden fazla sebep ve delil var. Hatta soruşturma bile geçirmesine gerek olmayacak deliller bunlar. Bu arkadaşımız aracı bir işlem yapmak için durdurmuyor. Haber merkezine yani ekipleri göreve, olaya yönlendiren telsiz merkezine bir ekibin plakayı belirterek 'Dur ihtarına uymadı hatta üzerimize sürerek devam etti' şeklinde anonsu var. Bu telsiz kayıtlarında mevcut. Haber merkezinin de bunun üzerine istasyonların tümüne 'Dur ihtarına uymayarak meslektaşlarımızın üzerine sürerek kaçan araç plakası yazdırıyorum herkes not alsın' şeklinde kaçan araç anonsu mevcut. Kaçan aracın yol güzergahında olan bu ekibimiz de aracı durduruyor. Aracı durdurduktan sonra 'siz anons üzerine durduruldunuz' diye belirtiyor. Milletvekili kimliğini göstermesinin ardından ise 'Amirime bilgi vereyim' diyor."

'Yapılması gerekeni yaptığı için ihraç edildi'

Polislerin görevini yaptığı için açığa alındığını ve ihraç edildiğini söyleyen Sezer, şöyle devam etti:

"Bunun üzerine yaka kameralarının pilinin bitmesi nedeniyle yandaki memur telefon ile yaşananları baştan sona kaydediyor. Kayıtta yaşananları da görüyoruz. Ortada planlanmış bir kumpas söz konusu değil. Haber merkezine yapılmış bir anons var. Bu sebepten soruşturma dahi açılmaması lazımdı ama arkadaşlar neredeyse aynı gün açığa alındılar. Hadi soruşturma açtınız ihraç edilmemesi lazımdı. İhraç meselesinde de normalde 10 yıl önce işlenen suç sicilden silinir. Siz 10 yıl önce işlemiş olduğu suçu dayanak yaparak 'Bir alt cezanın uygulanmasına gerek yoktur' kararı verirseniz bu da hukuksuzdur. Birkaç açıdan bu arkadaşımızın ihraç edilmesi ne yazık ki kin saikiyle yapıldığını gösteriyor. Yapılması gerekeni yaptığı için ihraç edildi."

'Eksik soruşturma ve uygulama var'

Aydoğan'ın 'özel hayatın gizliliğini ihlal etme' suçlamasıyla ihraç edildiğine dikkat çeken Sezer, söz konusu gerekçe ile ilgili eksik soruşturma yürütüldüğünü de dile getirdi. Sezer, "O kamera görüntülerinin paylaşılması gerekçe yapılmış. Muharrem arkadaşımız görüntüyü kendisinin yaymadığını söylüyor. Eğer ki Emniyet Genel Müdürlüğü bu kişinin bu özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğini tespit etmişse bunu açıklamaya mecburdur. Bu videoyu çeken diğer memur videoyu ihraç olan Muharrem'e gönderiyor. Muharrem de videoyu şube müdürüne gönderiyor. Bütün bu telefonlar incelenmedi. Adli bir süreç işlemedi. Mahkeme kararıyla videonun kimlerle paylaşıldığı tespit edilmedi. Bu görüntünün Muharrem tarafından yayıldığını yasal olarak tespit edemeyip, subjektif olarak bu kanıya vardıysanız bu karar hukuken yok hükmündedir. İspat edilmeyen her durum subjektif bir yaklaşımdır. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün şüpheye mahal bırakmayacak şekilde konuyu inceleyip açıklama yapması lazım. Özel hayatın gizliliğini ihlal konusunda eksik soruşturma da mevcut. 'Milletvekiline kötü muamele ettin' diye atsaydı bir nebze anlaşılır olabilirdi. Ama durum böyle değil. Eksik soruşturma ve uygulama var" ifadelerini kullandı.