CHP'li Bakan: "İtalya'nın Toskana'sı neyse, İzmir'in Gökçealan'ı odur! Dokundurtmayacağız!"

İzmir Selçuk'un Havutçulu, Çamlık ve Gökçealan Mahallerini kapsayan sahada daha önce iki kez iptal edilen Jeotermal Kaynak Arama Projesi için şirket yeniden başvuru yaptı. Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) süreci kapsamında Havutçulu mahallesinde halkın katılım toplantısı yapılması için bugüne çağrı yapıldı. Bölge halkı ve çevreciler bir araya gelerek, toplantıyı protesto edecek ve 'JES'e hayır' diyecek.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Murat Bakan, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “İzmir’in en özel, en verimli bölgelerinden biri olan, inciriyle, üzümüyle ve zeytiniyle ünlü, dört mevsim ürün alınabilecek kadar toprakları bereketli, hem doğal güzelliğiyle bilinen hem de üretime ve ekonomiye katkı sunan bir bölgeye neden bu zarar verilmek istenir? Bölge halkı uzun zamandır bu ve benzeri projelere karşı toprağına, suyuna, havasına, doğasına ve kendi sağlığına sahip çıkmak için mücadele ediyor. Defalarca seslerini yükselttiler, bugün bir kez daha yükseltiyorlar. Halkın bu haklı mücadelesinde yanlarındayız, bu direnişin sonuna kadar arkasındayız. İtalya’nın Toskana’sı neyse, İzmir’in Gökçealan’ı odur. Kimseye dokundurtmayacağız!” dedi. CHP’li Bakan, konuyu Meclis gündemine de taşıyarak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi

 

Kimseye dokundurtmayacağız!

Bakan şunları söyledi: “İzmir’in en özel, en verimli bölgelerinden biri olan, kendine özgü zengin tarımsal ürünlere ve doğal güzelliklere sahip olan bu bereketli topraklara yapılmak istenen ve daha önce iki kez de iptal edilen bu JES Projesi, bölgenin toprağına, suyuna, doğasına ve halk sağlığına geri dönüşü mümkün olmayan zararlar verecek. JES’lerin işletim aşamasında havaya salınan hidrojen sülfür, karbondioksit, amonyak, metan, bor emisyonları gibi birçok madde insanlar üzerinde kalp ve akciğer hastalıklarına neden oluyor. Havaya salınan su buharı bağıl nemin arttırıyor ve bölgenin hava kalitesini bozuyor. Jeotermal sular ise kullanıldıktan sonra su kaynaklarını kirletiyor. Yüksek miktarda tuz ve bor içeren sular, tarım yapılan topraklar için çok zararlı. İzmir’in en özel, en verimli bölgelerinden biri olan, inciriyle, üzümüyle ve zeytiniyle ünlü, dört mevsim ürün alınabilecek kadar toprakları bereketli, hem doğal güzelliğiyle bilinen hem de üretime ve ekonomiye katkı sunan bir bölgeye neden bu zarar verilmek istenir? Bölge halkı uzun zamandır bu ve benzeri projelere karşı toprağına, suyuna, havasına, doğasına ve kendi sağlığına sahip çıkmak için mücadele ediyor. Defalarca seslerini yükselttiler, bugün bir kez daha yükseltiyorlar. Halkın bu haklı mücadelesinde yanlarındayız, bu direnişin sonuna kadar arkasındayız. İtalya’nın Toskana’sı neyse, İzmir’in Gökçealan’ı odur. Kimseye dokundurtmayacağız!”

 

Meclis gündemine taşıdı

CHP’li Murat Bakan, konuyu Meclis gündemine de taşıdı ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un yanıtlaması istemiyle yazılı soru önergesi verdi.

CHP’li Bakan, Murat Kurum’a sordu: “Bu projenin daha önce iki kez iptal edilmesine neden olan çevresel ve sosyal etmenler de göz önünde bulundurularak; İzmir’in en özel, en verimli bölgelerinden biri olan, inciriyle, üzümüyle ve zeytiniyle ünlü, dört mevsim ürün alınabilecek kadar toprakları bereketli, hem doğal güzelliğiyle bilinen hem de üretime ve ekonomiye katkı sunan İzmir Selçuk’un Havutçulu, Çamlık ve Gökçealan köylerinin doğasını, üretimini ve halkını söz konusu proje başta olmak üzere bu ve benzeri projelerden koruyacak mısınız?”