CHP'li KAYA; "Korkmadan, Usanmadan Tarihsel Gerçekleri Anlatacağız"
Cumhuriyet Halk Partisi Karabağlar Belediye Başkan A. Adayı Avukat Heval Savaş Kaya seçim çalışmaları kapsamında yaptığı meslek örgütleri, dernek, sendika, esnaf ve muhtar ziyaretlerinde projelerini anlatmaya devam ediyor. Yaptığı toplantılarda gündeme dair değerlendirmelerde bulunan Kaya, sanatçıların ve gazetecilerin hedef gösterilmesinin doğru olmadığını, bu durumun ülkedeki kutuplaşmayı daha fazla derinleştirip toplum üzerinde onarılması güç yaralar açacağını belirtti.
İktidarın kullandığı ötekileştirici dile dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Heval Savaş Kaya, “Her seçim öncesi sistematik olarak yaratılan ayrıştırıcı söylemlere sağduyuyla yaklaşmak gerekiyor. İktidar son seçimlerde Cumhuriyeti kuran partimize ‘tezek’ yakıştırmasını yapabilmiştir. Bunu bilerek yapıyorlar ve kısa vadeli çıkarlar yüzünden toplum üzerinde uzun vadeli yaralar açıyorlar. Şimdi de değerli sanatçılarımızı ve gazetecileri hedef gösteriyorlar. Yargı mensupları Sayın Cumhurbaşkanı’nın ağzından çıkan cümleleri talimat kabul edip, soruşturmalar açıyor ama ‘Gezicilerin başı kesilsin’ diyene ses çıkarmıyorlar. Demokrasinin, basın ve ifade özgürlüğünün, yargı bağımsızlığının olmadığı bir yerde ne ekonomiyi ne de başka herhangi bir sorunu çözemezsiniz. İktidar sorunları derinleştirmek yerine, tüm toplumu kucaklayarak çözüm üretmeye çalışmalıdır. Ekonomik krizin veya dış politikadaki hataların bedelini bizlere ödetirken ‘aynı gemideyiz’ açıklamasını yapanlar, seçim dönemlerinde kullandıkları kutuplaştırıcı dilden derhal vazgeçmelidir.” diye konuştu.
“SUNİ GÜNDEMLERE KAPILMAMALIYIZ”
Türk tiyatrosunun iki büyük ismi Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’e müsvedde denmesinin toplumun vicdanını yaraladığını dile getiren Kaya, “Ülkeyi yönetenler yapılan her eleştiriyi hakaret veya tehdit gibi algılıyor, yarattıkları ekonomik, siyasal ve toplumsal krizin üzerini suni bir gündemle kapatmaya çalışıyorlar. Bu anlamda dışarıda ve içeride sürekli bir düşmana ihtiyaç duyuyorlar. Bizler sıradan vatandaşlar olarak bu politikaya alıştık artık, bu yüzden sağduyuyla yaklaşıp, suni gündeme kapılmadan tarihsel gerçekleri anlatmaya devam etmeliyiz. Medyanın çok büyük bir kısmını ele geçirmiş olsalar da gençlerin zekâsından faydalanarak, sosyal medyanın gücüyle ve elde kalan birkaç bağımsız medya kuruluşunun da desteğiyle gerçek gündemi bizim yaratmamız gerekiyor. Korkmadan, usanmadan ekonomik krizi, yozlaşmayı, çevre katliamlarını, şehir talanını, emeklinin, işçinin, memurun sıkıntılarını, dış politikadaki yanlış hamleleri ve tüm hak ihlallerini topluma anlatmalıyız.” açıklamalarında bulundu.