CHP'li POLAT; "Cezaevleri korona merkezi olmasın"
Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili ve YDK Üyesi Mahir Polat, cezaevinde bulunan tutuklular ve hükümlülerin koronavirüsü ile karşı karşıya olduğunu belirterek, cezaevlerinin korona merkezine dönüşmeden müdahale edilmesi gerektiğini ifade etti. Polat ayrıca, Menemen Hatundere'deki Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda pozitif çıkan hastanın olduğunu söyleyerek, Adalet Bakanlığı'na acil önlem çağrısı yaptı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili ve Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) Üyesi Mahir Polat, cezaevlerinin korona merkezlerine dönüşmeden müdahale edilmesi gerektiğini vurgulayarak konuyu Meclis gündemine taşıdı. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül tarafından yanıtlanmak üzere soru önergesi veren Polat, Menemen Hatundere’deki Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda pozitif çıkan hastanın olduğunu ve acil önlem alınması gerektiğini söyledi.
KAÇ KİŞİYE BULAŞTIRILDIĞI BİLİNMİYOR!
Cezaevindeki tutuklular ve hükümlülerin koronavirüsü sebebi ile tehlike de olduğunu belirten Polat, “Menemen Hatundere’deki Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda bir hastada pozitif çıkmış durumda. Açık cezaevi olduğu için hem dışarı ile teması var hem de cezaeviyle. Kaç kişiye bulaştırdığı bilinmiyor. Doktorların aileye verdiği bilgide cezaevinden kaptığı yönünde. Bakanlık cezaevleri ile ilgili acil önlem almaz ise, cezaevleri korona merkezlerine dönüşebilir. Hemen müdahale edilmesi gerekiyor. Aileler yıpratılmadan her tutuklu ve hükümlü ile ilgili bilgi alabilmeli. Bakanlık açık cezaevlerindeki ölüm sayısını bugün itibariyle 3 kişi olarak açıkladı. Daha fazla artmadan bu hassas süreçte dikkat edilmeli” dedi.
TÜKENMİŞ İKTİDARIN SOPASINI GÖRÜYORUM
Yeni infaz düzenlemesini de yorumlayan Polat, “Hapishanelerdeki tutuklu ve mahkumlar için toplumun geniş kesimlerince koronavirüs nedeniyle bir düzenleme yapılması talebi vardı. Ancak önümüzde koronavirüsle bağlantılı olmaktan koparılmış bir düzenleme var. Bu düzenlemeye bakınca; krizi fırsata çevirmeye çalışan, tek adam rejimine karşı güçlenen toplumsal ve siyasal muhalefeti baskı altına almak için çabalayan tükenmiş bir iktidarın sopasını görüyorum. Demokrasi ile yönetildiğinizde hapishanede olmaması gereken gazeteciler, siyasetçiler, avukatlar, düşünce insanları, fikir ve düşünce suçlarından dolayı içeride bulunanlar, kapsam içinde değil. Yani iktidar, düşünce suçu kapsamındaki insanları salgından korumayacağını söylüyor. Salgına karşı çok boyutlu olarak önlem alması gereken iktidar, onun yerine kendisine muhaliflere otoriter önlemler geliştiriyor” diye konuştu.