Erdoğan'dan Kılıçdaroğlu'na "sağlık raporu" cevabı: Allah şifa versin

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Artık sağlık raporu istemek, bir devlet güvenliği meselesi haline gelmiştir.' sözlerine yanıt verdi. Erdoğan, 'Bize düşen Allah şifa versin deyip kendi işimize bakmaktır' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AKP İl Başkanları Toplantısı’nda konuşuyor.

Erdoğan konuşmasında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun dün yaptığı, “AK Parti’nin ileri gelenleri ‘Anayasanın ilk dört maddesinin değişmesini’ talep ediyor; Erdoğan, benim söylediğimi zannediyor. Artık sağlık raporu istemek, bir devlet güvenliği meselesi haline gelmiştir. Erdoğan, bağımsız bir kuruluştan, sağlık raporu almalıdır, hem de hemen!” açıklamasına tepki gösterdi.
 

Erdoğan, “Aramızda doktor arkadaşlar varsa bu ruh halinin hangi anlama geldiğini gayet iyi bileceklerdir. Biz kimsenin işine karışmayız, doktorların da karışmayız. Acilen müdahale edilmesi gereken CHP için vahim bir durum olduğu ortadadır. Bize düşen Allah şifa versin deyip kendi işimize bakmaktır.” ifadelerini kullandı.

Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şu şekilde:

Dünyanın ciddi bir bocalama dönemine girdiği salgın sürecinde Türkiye olarak üretim çarklarını hiç durdurmayarak, yatırımları teşvik ederek kendimizi diğer ülkelerden ayrıştırdık Geçtiğimiz yıl tüm dünya küçülürken bizim büyümeye devam etmemiz bu gerçeğin en somut ifadesidir. Bu yılın ilk ve ikinci çeyreğindeki ciddi büyüme rakamları, doğru istikamette gittiğimiz işaret ediyor. Birileri, ülkemiz hangi güzel haberlerle sevinirse sevinsin, milletimiz hangi imkanlara kavuşursa kavuşsun felaket tellallığı yapmaktan geri durmuyor. Hayatlarında bir defa bile milletle hasbi muhabbet etmemiş, devlet yönetmek nedir, uluslararası ilişkiler nasıl yürütülür bilmeyen, herhangi bir eserleri, hizmetleri olmayan bu çarpık zihniyetlilerin kestikleri ahkamların, cehaletlerini ortaya sermekten öte bir kıymeti yoktur. Doğru yerinden kalkana kadar yalan dünyayı dolaşırmış. Bizim insanımız sürekli mavra yapanı, desteksiz atıp tutanı, yalanı gerçek ciddiyetiyle söyleyerek kendini güldüreni istihza ile de olsa bir süre takip eder. Ama günün sonunda, tercihini daime eser ve hizmet siyasetinden yana kullanır. ABD başta olmak üzere Almanya’sı, İngiltere’si şu anda benzin bulamıyor. Kamyon şoförü bile bulamıyorlar. Memurumuz da, işçimiz de toplu sözleşmelerden sonra halden memnun. Çalışanın, üretenin yanında olduğumuzu gösterdik. 3600 ek göstergenin sözünü veren biziz, önümüzdeki yılın sonuna kadar bu sorunun çözüleceğini söyleyen de biziz. Kılıçdaroğlu’nun yapacağız edeceğiz dediği şeylerin çoğunun zaten uygulanmakta olduğunu çiftçimiz biliyor. Tabii ki sıkıntılarımız var, ülke güllük gülistanlık değil. Ama bunların nasıl çözüleceğini en iyi biz biliyoruz. Biz hayatı boyunca iftira ve yalanla mücadele etmiş bir siyasetten geliyoruz. Ülkemizin zor bir dönemi olan 1994’te biz CHP’den alarak bunlara rağmen kazandık. Siyasi ve ekonomik çöküntünün zirvede olduğu 2002’de iktidara bunlara rağmen geldik. Türkiye’nin demokrasi ve kalkınma mücadelesinde attığımız her adımı bunlara rağmen neticelendirdik. İnşallah 2023’te milletimizin teveccühüne bir kez daha nail olarak, Meclis’te ve Cumhurbaşkanlığında yeniden sorumluluk üstlenmeyi başaracağız. Eğer karşımızdakilerin insafına kalırsak, bunlar bize Türkiye Cumhuriyeti’nin aynı haklara sahip vatandaşları olmamıza rağmen, bırakın adil davranmayı, yağmurlu havada bir bardak su bile vermezler.