İŞ HAYATINDA "PİNOKYO SENDROMU"

Yalanla çıkılan kariyer basamakları…

Hayatımızın içerisinde yalanın olmadığını var saymak mümkün olmadığı gibi yaşamımızın en spesifik alanlarından biri olan iş hayatımızda da yalanla iç içe bir bağlantımız olduğunu inkar edemeyiz. Bazen; siyah, beyaz, pembe renklerle adlandırdığımız ve çoğu zaman mecburiyetten söylediğimiz yalanlar…

Yaptığımız şeylerden ötürü kaybımız olacağına inandığımız zaman yalanlara sığınma ihtiyacı hisseder işe yaradığını gördükçe de bazen bu yalanlara yenilerini ekleriz. Özellikle çalışma ortamında ciddi bir sorun olan yalanın reçetesi olmadığını ve yalanın bir çeşit “dürtü kontrol bozukluğu” olduğunu belirten Reem Nöropsikiyatri Merkezi’nden Uzm. Dr. Mehmet Yavuz, konuyla ilgili açıklamalarda bulunuyor;

Yalan çözüm değil, anı kurtarmak…

Yalan ister iyi niyetli isterse çıkar amaçlı olsun bireylerin kendini korumak ve eksikliğini kapatmak için ilk aklına gelen savunma mekanizması olarak karşımıza çıkabiliyor. Yalan söylemenin insanın doğasında var olduğunu belirten Dr. Mehmet Yavuz; Narsist ve antisosyal bireylerin yalan söylemeye daha meyilli olduğunu belirtiyor.

İnsan kaçındığı bir durumun başına gelmesi halinde yalan söyler. Bu tıpkı bir yeri ağrıyan insanın hemen ilaç içmek istemesi gibi bir durum yani doğamızda var olan insani bir zaaf. Sürekli söylendiğinde alışkanlık haline gelen yalan; ortaya çıkmadığı sürece kişin kendiyle muhasebe yapmasına ve söylemiş olduğu yalanın kazandırdıkları ve kaybettirdiklerini sorgulamasına engel olmaktadır. Belli bir noktadan sonra kronikleşerek daha büyük yalanlar söylemeye teşvik olan birey patronuna, iş arkadaşına, müşterisine, hatta eşine dostuna en yakınlarına bile rahatlıkla yalan söyleyebilir hale geliyor.

Yalanla baş etmenin yolları

Profesyonel boyutta yalan söyleyen bir çalışanla baş etmenin maalesef bir ilacı olmadığını belirten Dr. Yavuz; böyle bir durum fark edildiğinde kişinin söylediğinin doğru olmadığının verilere dayalı bir şekilde ifade edilmesinin en doğru adım olduğunu belirtiyor. Sağlıklı bir çalışma ortamı için kişilerin birbirlerinin söz ve davranışlarına güvenebilmelerini esastır. İşyerinde ilgili birimlerce düzenlenen eğitim seminerleri sayesinde sorunlu çalışanlara yardım edilebilir. Söylenen yalan bireysel çıkar içinse affedilemez, diğer taraftan patolojik bir evrim sergiliyorsa mutlaka tedavi edilmelidir. Kişinin kaybettiği özgüveni tekrar kazabilmesi, sağlıklı bir çalışan ve birey olabilmesi için yalan söylemeyi tetikleyen sebepler araştırılmalı ve kişi mutlaka bu durumdan psikolojik olarak arındırılmalıdır.

Sürekli yalan söylemek sosyal ilişkileri zedeliyor

Yalanları arasında kurgusal bir bütünlük yoktur, bu yüzden yalanlar çabuk fark edilir. Yakalandıklarında nasıl toparlayacaklarını bilemezler genellikle de agresif ve kırılgan tavırlar sergileyebilirler. Örneğin; yolda kaza olduğu için işe geç kaldığını söylediği iş yerine bir ara unutup başka bir nedenden dolayı geç kaldığını söyleyebilir. Aslında bunu yaparken ki amaç karşısındaki insanı kandırmak değil gerçek olmayan bu hikayenin keyfini çıkarmaktır.

Hangi kişilikler daha çok yalan söylüyor?

Bencil kişiler kendilerini daha üstün ve önemli hissettikleri için hem çalışma ortamında hem de bireysel hayatlarında yalana daha çok baş vuruyor.

Antisosyal kişiler

Suça işlemeye meyilli ve sosyal kurallara önem vermeyen kişiler

Narsist ve antisosyal kişilerin sıradan olma kaygıları daha çok yalan söylemelerine sebep oluyor.

Utanma, acıma, pişmanlık ve suçluluk duygusu hissetmeyen kişiler yalan söylemekten kaçınmıyorlar…

Aşırı hırs ve ego sahibi, bulunduğu konumu bırakmak istemeyen ve alt çalışanlarının kendisi için bir tehdit olduğunu düşünene çalışanlar…

Yalan söylediğimizde bedenimiz bizi nasıl ele veriyor?

Konuşurken sürekli burun ile oynamak

Kadınların kaşının üstünü ve belli aralıklarla saçı ile oynaması yalan söylediğine işaret ediyor

Erkekler yalan söylediğinde dudakları ile daha çok oynuyor

Gözler yalanı asla gizleyemiyor göz bebeklerinin büyümesi yalan söyleyen bireyi ele veriyor.

Ellerin kapalı olması ve konuşurken el kol hareketlerinin sıklaşması

Ses şiddetinin yükselmesi ve öfke kontrolünün kaybı yalan söyleyen insanların en çok yaptığı hatalar arasında

Ayakları arkaya doğru çekerek oturmak ve sabit duramamak yalan söyleyen kişilerin istem dışı yaptıkları hareketler arasında yer alıyor.