Ödemiş'te kurtuluşun 101. yılı coşkuyla kutlanıyor

Kuvayı Milliye'nin temellerini işgale karşı İlkkurşun Direnişi ile atan Ödemiş'in düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıl dönümü kutlamaları çelenk sunma töreni ile başladı. Ödemiş Belediyesi tarafından oluşturulan İlkkurşun ve Milli Mücadele Anı Evi'nin açılışı yapıldı.

3 yıl 3 ay 3 gün süren Yunan işgalinin ardından 3 Eylül 1922 günü özgürlüğüne kavuşan Ödemiş’te kurtuluşun 101. yılı dolu dolu bir programla kutlanıyor. Kutlamaların ilk adresi her yıl olduğu gibi Hükümet Meydanı oldu. Ödemiş Kaymakamı Fatih Aksoy, CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, protokol üyeleri, siyasi partilerin başkan ve temsilcileri, Gaziler, Belediye Meclisi Üyeleri, Muhtarlar, Efeler ve çok sayıda vatandaşın katıldığı törende Atatürk Anıtı’na Ödemiş Kaymakamlığı ve Ödemiş Belediye Başkanlığı çelenkleri sunuldu.

Ödemiş Belediye Bandosu eşliğinde Saygı Duruşu gerçekleştirilip İstiklal Marşı okundu. Daha sonra kurtuluşun 101. yılını simgeleyen üç pare top atışı yapıldı. Top atışlarına çalınan sirenler de eşlik etti.

 

“MUSTAFA KEMAL’İN ÖZGÜRLÜK VE BAĞIMSIZLIK IŞIĞI AYDINLATTI YÜREKLERİMİZİ”

Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, “Bugün güneş bir başka doğdu şehrimize. Bir başka gururla, bir başka huzurla açtık gözlerimizi yeni güne. Mustafa Kemal’in “özgürlük ve bağımsızlık” ışığı aydınlattı yüreklerimizi. Çünkü işgale karşı "İlkkurşun Direnişi" ile ayağa kalkıp, Kuvayı Milliye destanını yazan tarihi toprakların, Ödemişimizin kurtuluş bayramına uyandık hep birlikte.

Canımız gibi sevdiğimiz evimiz, şehrimiz Ödemiş’in kurtuluşunun 101. Yılı, Kurtuluş Bayramı hepimize kutlu olsun!

Bugün bu meydanlarda gökyüzüne gururla bakmayı, özgürce soluk almayı borçlu olduklarımız var elbette.  Mangal Dağı’ndan, Metristepe’den, Duatepe’den, Kocatepe’den, Çiğil Tepe’den, Dumlupınar’dan Bozdağlar’a coşkun bir sel gibi akıp bize özgürlüğümüzü getirenler sayesinde buradayız.

‘Ordular, ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!’  diyen Mustafa Kemal Paşa’nın emriyle durmadan dinlenmeden koşanlar sayesinde buradayız. İsmet Paşa’nın, Fevzi Çakmak Paşa’nın, Kazım Karabekir Paşa’nın, Mürsel Paşa’nın, Fahrettin Paşa’nın, Yarbay Zeki’nin, Binbaşı Salih Bozok’un, Yüzbaşı Şerafettin’in ve adını buradan sayamadığım tüm kahraman komutanlarımızın sayesinde buradayız…

Çiğil Tepe’yi yarım saat içinde almak için Mustafa Kemal Paşa’ya verdiği sözü tutamayınca canına kıyan büyük vatansever Albay Reşat Çiğiltepe sayesinde buradayız…

Dumlupınar’da baba-oğul şehit olan Çetmili Kara Ali Çavuş ve oğlu Mehmet Onbaşı gibi nice isimsiz kahramanın sayesinde buradayız. Kurtuluş yolunda ölümü göze alan Kuvayı Milliyecilerin sayesinde bugün buradayız.

O kahraman Kuvayı Milliyeciler ki, bağımsızlık ateşini “İlkkurşun Direnişi” ile Ödemiş’ten yakmıştır. İşgale geçit vermemek için Hacı İlyas Tepeleri’nde yüreklice direnen Yiğit Ordusu’nun komutanı Ali Orhan İlkkurşun ve yiğitlerinin sayesinde buradayız. İtilaf devletlerine ‘Artık biliniz ki kalem değil, silah konuşacaktır’ diye telgraf çeken Kaymakam Bekir Sami Bey’in, direniş fikrini ateşleyen Yüzbaşı Tahir Bey’in, İlkkurşun savaşında sahra hastanesi kuran Koca Doktor Mustafa Bengisu’nun sayesinde buradayız.

Mursallı’da Galip Hoca takma adıyla Kuvayı Milliye’yi örgütleyen Kuvvacı kahraman Celal Bayar’ın, vatanı işgal altındayken silahını kuşanıp dağlarda savaşan Efe Başvekil Şükrü Saracoğlu’nun sayesinde buradayız. Anadolu’daki isyanları bastırıp düşmanla çarpışırken şehit olan Çanakkale Gazisi Bozdağ Cephe Komutanı Poslu Mestan Efe’nin, Mursallılı İsmail Efe’nin Çaylılı Koca Mehmet Efe’nin, Birgili Karaerkek Mehmet Efe’nin, Kelesli Murat Efe’nin, Çamlıcalı Hüseyin Efe’nin, Bademyeli Kör Bayram Efe’nin, Adagideli Kara Hüseyin Efe’nin, Ketendereli Mustafa Efe’nin, Hanaylıoğlu Mehmet Emin Efe’nin sayesinde buradayız. Son mermisine kadar direnip şehit olan Gökçen Hüseyin Efe’nin sayesinde buradayız.

‘Toprağın kara bağrında sıradağlar gibi duranların’ sayesinde burada olduğumuzu hiçbir zaman unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız. Unutturmak isteyenlere de var gücümüzle karşı koyacağız. Geleceğimize yön vermek, ancak geçmişimizi bilmekle, anlamakla ve asla unutmamakla mümkün olur. Her karışı Kuvayı Milliye kokan, şehit kanıyla sulanan bu topraklarda, Mustafa Kemal’in açtığı yolda, gösterdiği hedefe yürümekten asla vazgeçmeyeceğiz!

 

“ŞARTLAR NE OLURSA OLSUN!”

3 yıl 3 ay 3 gün süren karanlık işgalin ardından aydınlığa kavuşan Ödemiş’in kurtuluşu aynı zamanda Cumhuriyetimize giden yolun mihenk taşlarından birisidir. O 3 yıl 3 ay 3 günde ne yazık ki ezanlarımız okunmamış, bayrağımız göndere çekilememiştir. İşte o günleri unutmamak, o karanlıktan nasıl kurtulduğumuzu hep hatırlamak gerekiyor.

3 Eylül’de Ödemiş’in, 9 Eylül’de İzmir’in dağlarına doğan güneş Cumhuriyet ile sonsuzluğun ışığına dönüşmüştür. Tarihe öncü şehir olarak adını yazdıran Ödemişimiz, 1923’ten bugüne kadar olduğu gibi, önce Atatürk ilke ve devrimlerinden, sonra da aklın ve bilimin yolundan asla ayrılmayacaktır.

Bizler yaşımız kaç olursa olsun Mustafa Kemal’in izinde yürüyen Türk Gençliği’nin birer neferiyiz. Zor zamanlardan geçiyoruz. Ancak var olan hiçbir zorlu koşul, vatan topraklarına düşman çizmelerinin değdiği günlerden daha zor değildir.

Şartlar ne olursa olsun Ödemişliler, “İlkkurşun ruhu” ile Atatürk’ün Gençliğe Hitabesinde de işaret ettiği gibi Türk İstiklal ve Cumhuriyeti’ni ilelebet koruyacaktır. Cumhuriyetimizin 100. Yılı’na kavuşma onurunu yaşadığımız bu tarihi günlerde çocuklarımızın şanlı tarihimizden aldığımız güç ve ilhamla yetişmesini kendimize bir görev biliyoruz. Bastığımız yerleri toprak diyerek geçmiyor, bu büyük mirası yarınlara taşımak için var gücümüzle çalışıyoruz.

Bizler biliyoruz ki; zaferi ancak inananlar ve kazananlar kutlar! Zaferi ancak “geldikleri gibi giderler” diyen yürekliler kutlar! Zaferi ancak “sen başlat bitiren bulunur” diyerek yola çıkanlar kutlar!

Kurtuluş Bayramımızın bu güzel sabahından, Ay-Yıldızlı şanlı bayrağımızın gölgesinde yaşamaktan gurur duyanlara, Mustafa Kemal’in izinde durmadan yürüyenlere, sınır boylarında vatan sevgisiyle atan yüreklere selam olsun.

Bu duygu ve düşüncelerle, Büyük Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, Kuvayı Milliye’nin yiğit efelerini, vatanını canından aziz bilen şehitlerimizi ve kahraman gazilerimizi saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. 101 yıl önceki heyecan ve gururla Ödemişimizin kurtuluş günü, özgürlük günü, bayram günü kutlu olsun” dedi.

Başkan Eriş’in konuşmasının ardından Ödemiş Belediyesi Halkoyunları ekibi, Ege Üniversitesi Halkoyunları Topluluğu, Ödemiş İlkkurşun Efeler Derneği ekibi ve Ödemiş Kuvayı Milliye Efeler Derneği ekibi zeybek gösterileri ile törene coşku kattı.

 

İLKKURŞUN VE MİLLİ MÜCADELE ANI EVİ AÇILDI

Törenin ardından Ödemiş Belediyesi tarafından Emmioğlu Mahallesi Gençlik Caddesi’nde yer alan tescilli yapıda oluşturulan İlkkurşun ve Milli Mücadele Anı Evi’nin açılışı yapıldı.

Ödemiş Kaymakamı Fatih Aksoy, CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş ve eşi Selma Eriş, CHP Ödemiş İlçe Başkanı Bülent Eker, protokol üyeleri ve çok sayıda davetlinin katıldığı açılışta konuşan Ödemiş Belediye Başkan Yardımcısı Ufuk Kızıler, anı evi ile ilgili bilgiler verdi.

Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş’in talimatı ile hazırlanan “Tarihe saygı” projesi çerçevesinde önce İlkkurşun Anıtı ve çevresinde görsel çalışmalara imza attıklarını daha sonra Kuvayı Milliye’yi örgütlemek üzere Ödemiş’te faaliyetler yürüten 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın Mursallı’daki Anıt Çeşmesini yenilediklerini, geçen yıl da Kuvayı Milliye Şehidi Gökçen Hüseyin Efe’nin Kaymakçı Maşattep’deki anıt mezarının çevresini düzenlediklerini hatırlatan Kızıler, bu yıl da İlkkurşun Direnişi ve devamında Küçük Menderes havzasında verilen mücadeleyi ve o mücadelenin kahramanlarını anlatan bir anı evi oluşturduklarını açıkladı.

Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, “Bu anı evindeki her odada yer alan görseller tamamen yazılı belge ve bilgilere dayanmaktadır. İlkkurşun Mücadelesi’ne nasıl karar verildi, ilk örgütlü halk direnişi nasıl sağlandı? Dönemin Kaymakamı Bekir Sami Bey, itilaf devletlerine telgrafla nasıl ültimatom verdi? Daha sonra Küçük Menderes havzasında Kuvayı Milliye Cepheleri nasıl oluştu? Bu cephelerde hangi yiğit efelerimiz çarpıştı ve şehit oldu? İşte tüm bunlar bu anı evinde yer almaktadır. Yaşananlar ve yazılanlar hepsi bu tarihi yapıda. Yazıları yazanlar kalemleriyle sözleriyle değil yürekleri ile yazmışlardır. Kendimizi bu şanlı tarihe borçlu sayıyor ama geleceğimize de emin adımlarla ilerlemek için tarihimizi yeni nesillere hatırlatmayı bir görev biliyoruz. Bu güzel çalışmada emeği olan tüm arkadaşlarımı kutluyorum. Tüm Ödemişlileri ve özellikle de öğrencilerimizi İlkkurşun ve Milli Mücadele Anı Evimize bekliyoruz” dedi.

Konuşmaların ardından İlkkurşun ve Milli Mücadele Anı Evi’nin açılış kurdelesi kesildi. Ödemiş Belediye Başkan Yardımcısı Ufuk Kızıler, Anı Evi’nin temalı odalarında yer alan belge ve görsel çalışmalarla ilgili katılımcılara bilgiler verdi. Efelerin Ressamı Mustafa Ali Kasap’ın bu özel yapıya özel olarak hazırladığı Atatürk portresi ilgi ile incelendi.