TBMM Başkanı Kurtulmuş: Misak-ı Milli anlayışımızın güncellenmesi zorunludur

TBMM Başkanı Kurtulmuş, Mîsâk-ı Millî anlayışının "mavi vatan, siber vatan, uzay vatan, yeşil vatan" hedefleri çerçevesinde güncellenmesinin zorunlu olduğunu savundu.

Bir süredir, içeriği belirsiz yeni bir doktrini dillendiren AKP hükümeti, Misak-ı Milli’yi tartışmaya açarak yerine yeni bir doktrin oturtmaya çalışıyor. Şimdiye kadar içini doldurabilmiş olmasalar da, doktrin, ilgi çekici isimlere sahip birden fazla "vatan" tanımına dayanıyor.

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Mîsâk-ı Millî anlayışının "mavi vatan, siber vatan, uzay vatan, yeşil vatan" hedefleri çerçevesinde güncellenmesinin zorunlu olduğunu savundu.

'Güncellenmesi zorunludur'

Kurtulmuş,  Mîsâk-ı Millî'nin kabulünün 104. yılı dolayısıyla sosyal medyadan açıklama yaptı.

"Mîsâk-ı Millî, milletimizin özgürlük ve bağımsızlık anlayışını yansıtan bir ahitleşme olması sebebiyle son derece kıymetlidir" diyen Kurtulmuş, sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaya şöyle devam etti:

"Ortak değerlerimiz ve inancımızla verdiğimiz mücadeleyle topraklarımızın bütünlüğü ve bölgemizde arzu ettiğimiz huzur ortamının sağlanması için gösterdiğimiz gayretler, kesintisiz bir kararlılıkla bugün de sürmektedir. Günümüzde ise Misak-ı Milli anlayışımızın mavi vatan, siber vatan, uzay vatan, yeşil vatan hedeflerimiz çerçevesinde güncellenmesi zorunludur."

İlk açıklaması değil

Kurtulmuş daha öncesinde de yeni "vatan" tanımlarına ilişkin ilk açıklamada bulunmuştu. Kurtulmuş, “direktiflerini almak” üzere geçen yaz ülkeye dönen büyükelçilere yaptığı konuşmada şöyle demişti:

“Bir asır evvel nasıl Misak-ı Milli Erzurum Kongresi’nin, Sivas Kongresi’nin, Türkiye Cumhuriyetimizin kuruluşunun temel umdelerinden biriydiyse hiç abartısız söylüyorum ki mavi vatan, siber vatan, yeşil vatan, uzay vatan gibi kavramlar, yeni Misak-ı Milli’nin çerçevesi olarak görülmek mecburiyetindedir.”

AKP'nin 'vatana' ihanet listesi

Bu muhayyel vatanların her birinde ise aynı sorun var: Vatan meselesi, bir egemenlik meselesidir. Egemenlik, halka aittir. Fakat AKP, ya egemenliği halkın elinden alıp birtakım şirketlere veriyor, ya da tamamen savunmasız bırakıyor. Durum, kendi adlandırmalarıyla, bir “vatana ihanet” durumu.

AKP’nin “mavi vatan” tanımı, Türkiye’nin karasularının sınırlarıyla ilgili. Ancak karasularında egemenlik, hem bu sularda hem de bu suların kıyılarında kimin sözünün geçtiğiyle ilgili. AKP, Türkiye’nin kıyılarını 22 yıldır sermayeye peşkeş çekiyor.

AKP’nin “yeşil vatan” tanımı, içeriği tamamen belirsiz olan tanımlardan biri. Anlaşılıyor ki, Türkiye’nin doğasıyla, ormanlarıyla, doğal kaynaklarıyla ilgili. Ancak AKP, 22 yıldır Anadolu coğrafyasını da sermayeye peşkeş çekiyor.

AKP, "siber vatan"ı da henüz tam anlamıyla tanımlamış, sınırlarını çizmiş değil. Öte yandan, son haftalarda tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları, yeni bir gerçekle tanıştı: Tuhaf numaralardan gelen WhatsApp aramaları. Zira AKP, halkın verilerini çaldırdı.

AKP "uzay vatanda" da kendi siyasi çıkarlarını vatanın, yani halkın çıkarlarının önüne koyarak, kritik pozisyonlara yandaşlarını getirdi. 2023 yılının sonuna kadar "milli ve özgün hibrid roketle" Ay'a gidileceği açıklandı ancak Türkiye'nin uzaya ya da Ay’a gitmesi mümkün olmayınca, AKP hükümeti, 55 milyon dolar yani 1 milyar 655 milyon lira verip ABD Florida'da bulunan Kennedy Uzay Merkezi'nden fırlatılacak Dragon kapsülünü taşıyacak olan Falcon 9 roketinden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı Alper Gezeravcı'ya bilet aldı.