TURHAN ÇÖMEZ'DEN AFGAN GÖÇMEN UYARISI: METAMFETAMİN NE YAZIK Kİ AFGAN GÖÇMENLERİN SIRTINDAKİ ÇANTALARLA TÜRKİYE'YE SOKULMUŞ VE YAVRULARIMIZ OKUL ÖNLERİNDE SATILAN METAMFETAMİNLERLE ZEHİRLENMEKTEDİR

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, İçişleri Bakanlığı 2024 yılı bütçe görüşmelerinde, 'Afgan göçmenlerin Türkiye'ye gelmeye başladıklarından hemen sonra Türkiye'de bir metamfetamin tüketiminin arttığına dair ciddi veriler ve ciddi belgeler var. Bunun da sebebi son derece açık çünkü Afganistan metamfetaminin ham maddesi olan efedra bitkisinin yetiştiği dünyadaki en temel ülkelerden bir tanesi." dedi.

İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, İçişleri Bakanlığı 2024 yılı bütçe görüşmelerinde, “Afgan göçmenlerin Türkiye’ye gelmeye başladıklarından hemen sonra Türkiye'de bir metamfetamin tüketiminin arttığına dair ciddi veriler ve ciddi belgeler var. Bunun da sebebi son derece açık çünkü Afganistan metamfetaminin ham maddesi olan efedra bitkisinin yetiştiği dünyadaki en temel ülkelerden bir tanesi. Afganistan'daki her 10 evden 1 tanesinin altında bu tür atölyeler vardır ve bu atölyelerde üretilen metamfetamin ne yazık ki bu bahsettiğim göçmenlerin sırtındaki çantalarla Türkiye’ye sokulmuş ve yavrularımız, evlatlarımız zehirlenmiştir. Balıkesir'de çok önemli sorunlarla karşı karşıyayız, küçücük çocuklarımız, 11, 12 yaşında çocuklarımız okul önlerinde satılan metamfetaminlerle maalesef zehirlenmektedir. Bu konuda ciddi önlemler aldığınızı görüyoruz ama bu önlemlerin artırılması gerektiğinin de altını çizmek istiyoruz” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanlığı’nın 2024 yılı bütçesi görüşülüyor. İYİ Parti Balıkesir Milletvekili Turhan Çömez, uyuşturucu ve göçmenler konusunda Bakan Ali Yerlikaya’yı eleştirerek, şunları söyledi:

MARMARA ADASI’NIN SARAYLAR BELDESİNDE KADINLAR GÜVENLİK KAYGISIYLA SOKAĞA ÇIKAMIYORLAR”

“Bölgem Balıkesir; Balıkesir’in Marmara Adası ve Marmara Adası’nın kuzeyinde küçük bir belde, Saraylar beldesi. Şu anda beldenin nüfusu 3 bin ama şu anda kaçak göçmen sayısı 2 bin yani neredeyse orada yaşayan nüfus kadar Afgan ve Suriyeli göçmen var, hepsi kaçak gelmişler. Gittim, kendileriyle uzun uzun konuştum, videolar yaptım, sizi etiketleyerek size de çağrıda bulundum. Burada çok büyük bir tehlike var; bakın, küçük bir ada neredeyse işgal edilmiş durumda, cuma günü adada tatil ilan edilmiş -bunu yadırgamıyorum çünkü hafta sonları bankalar çalışmadığı için cuma günü tatil ilan etmiş iş adamları- fakat cuma günü şehre gittiğimizde -beldeye gittiğinizde- bir kadın göremiyorsunuz; niye? Çünkü beldede neredeyse 2 bin mülteci - Afgan ve Pakistanlı kaçak- sahada olduğu için kadınlar güvenlik kaygısıyla sokağa çıkamıyorlar; bu, Türkiye için gerçekten bir ayıp ve utanç vesilesidir.

Hatta çok önemli bilgiler verildi, bazı cinayetlerin işlendiğini, dil problemi sebebiyle oradaki jandarmanın çözemediğini arkadaşlarımız söylediler; lütfen, bu konuya eğilmenizi özellikle rica ediyorum. Tabii, dış politikada alınmış yanlış kararların göç konusundaki sorunlara yol açtığını vurguladıktan sonra özellikle Afgan göçmenlerle ilgili birtakım değerlendirmelerde bulunacağım.

TÜRKİYE’DE 400 BİN CİVARINDA AFGAN OLDUĞU SÖYLENİYOR”

Bakın, bunların geldikleri güzergah belli Sayın Bakanım. Şu anda Uluslararası Göç Konseyi’ne göre Türkiye'de 400 bin civarında Afgan olduğu söyleniyor, gerçek rakamı bilmiyoruz, siz daha doğrusunu biliyorsunuzdur ama 500 bin civarında olduğu tahmin ediliyor. Bunların nasıl geldiği konusuna gelince... Bunlar ikiye ayrılıyorlar; önce kuzeyden Herat bölgesinden Tahran’a geliyorlar, bir kısmı da güneyden Belucistan'dan Tahran’a geliyor. Orada İranlı insan kaçakçılarıyla buluşup yine iki kola ayrılıp Tebriz ve Urmiye üzerinden Türkiye’ye giriyorlar. Benim konuştuğum çok sayıda Afgan göçmen var, söyledikleri şu: “Ya Türkiye’nin -daha doğrusu Doğu sınırının- güneyindeki Aşağıtulgalı, Yukarıtulgalı oradan giriyoruz, veyahut da kuzeyde Doğubeyazıt'tan giriyoruz.” Birçoğu sınırların olmadığını ifade ettiler, birçoğu var olan sınırların altından kazılan tünellerle geçtiklerini ifade ettiler ve sınırı geçtikten sonra da Türk kaçakçıların kendilerini alıp Anadolu'nun değişik yerlerine ulaştırdıklarını söylediler; bunlar bende kayıtlı, bilgili, nerede olduğunu da size özel olarak da anlatabileceğim enformasyonlar.

Doyayısıyla geçtiğimiz dönemde özellikle insan kaçakçıları için yaptığınız çalışmayı takdirle karşılıyoruz, ciddi operasyonlar yaptınız ama yeterli olmadığı ortada; niye yeterli değil? Bakın, geçtiğimiz haftalarda Pakistan bir açıklama yaptı ve kendi sınırları içerisindeki 1,7 milyon civarındaki göçmeni -Afgan’ı- sınır dışı edeceğini söyledi ve Türkiye maalesef bunlar için çok ciddi bir alan. Öte yandan, İran'dan gelen açıklamalar var; 5 milyon civarında Afgan’ı sınır dışı edeceklerini söylediler, bu da çok büyük bir tehlike. Doğu sınırımızdaki güvenliğin artırılması, istihbarat birimlerimizin daha ciddi, daha sorumlu bir şekilde çalışması ve ilişkilerine dikkat etmesi gerektiğini -bunun ötesinde yorum yapmak istemiyorum, kurumun saygınlığı açısından- özellikle vurgulamak istiyorum.

OKUL ÖNÜNDE METAMFETAMİN”

Emniyet Genel Müdürümüz burada, mutlaka istatistikleriyle de teyit edecektir, ben şöyle kabaca baktım oradaki istatistiklere. Afgan göçmenlerin Türkiye’ye gelmeye başladıklarından hemen sonra Türkiye'de bir metamfetamin tüketiminin arttığına dair ciddi veriler ve ciddi belgeler var. Bunun da sebebi son derece açık çünkü Afganistan metamfetaminin ham maddesi olan efedra bitkisinin yetiştiği dünyadaki en temel ülkelerden bir tanesi. Afganistan'daki her 10 evden 1 tanesinin altında bu tür atölyeler vardır ve bu atölyelerde üretilen metamfetamin ne yazık ki bu bahsettiğim göçmenlerin sırtındaki çantalarla Türkiye’ye sokulmuş ve yavrularımız, evlatlarımız zehirlenmiştir. Balıkesir'de çok önemli sorunlarla karşı karşıyayız, küçücük çocuklarımız, 11, 12 yaşında çocuklarımız okul önlerinde satılan metamfetaminlerle maalesef zehirlenmektedir. Bu konuda ciddi önlemler aldığınızı görüyoruz ama bu önlemlerin artırılması gerektiğinin de de altını çizmek istiyoruz.”