Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Ankara'da katıldığı "Emek Örgütleri Buluşması"nda Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in "terör örgütü üyeliği" iddiasıyla gözaltına alınmasına yönelik açıklamalarda bulundu.
"TEMİZ KAĞIDI ELİMDE"
"Belediyeye kapıyı kırarak girdiler. Avukatıyla bile görüştürmediler" diyen Özel, yaşananlara şu sözlerle tepki gösterdi:
"Neymiş, Öcalan'la çözüm sürecine yönelik bilim adamlarından oluşan heyetle ilgili görüşme yapılmış. Devlet Bahçeli'nin 'Çıkaralım kürsüden konuşsun' dediği süreçte bunlarla suçlanıyor Ahmet Hoca. İki Esenyurt'ludan biri oy vermiş. Türkiye'nin en büyük ilçesi. Bir dezenformasyon yayıyorlar. Ahmet Özer'e verilen temiz kağıdı var elimde. Burada diyor ki, adli sicil kaydı yoktur.
Esenyurt'lu soruyor: 'Belediye başkanı seçeceğim, kimler içinden çekebilirim, mahsurlu olan birisi varsa seçmeyeyim' diyor. Sen daha 6 ay önce 'Seçebilirsin' demişsin. Bugünkü basın bülteninde '10 yıldır takibimizdeydi' diyor. Zaten bunlara mahkeme karar verecek de, yaratılmaya çalışılan algıya bak. Burada aynı adliyenin kaşesi var, amblemi var. Teröristse seçemezsin zaten. 'Mahsuru yok' diyorsun, 10 gündür de Devlet Bahçeli o söylediğiniz görüşmelerin acaba dediğiniz kişinin ta kendisinin 'umut hakkı'ndan bahsediyor. Siz ne yapmaya çalışıyorsunuz. Gerçekten anlamak mümkün değil."
"SEYYAR GİYOTİN GİBİ"
CHP lideri, Ahmet Özer hakkındaki soruşturmada Akın Gürlek ismine dikkat çekerek, şunları söyledi:
"İzni kim veriyor? Başsavcı. Başsavcı kim? Akın Gürlek. Düne kadar bakan yardımcısıydı. Kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek (İstanbul Başsavcısı) orada. Seyyar giyotin gibi. Şimdi İstanbul'da.
O piyonu, o seyyar giyotini oradan alın. Kendilerini nasıl yönetmesi gerektiğini Esenyurt halkı mı karar verecek Akın Gürlek mi?"
ERDOĞAN'A 'TEŞEKKÜR' YANITI
Özgür Özel ayrıca, AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin çağrısına desteği ile ilgili şöyle konuştu:
"Bugün sayın Erdoğan kürsüdeydi. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını sahiplendi. Erdoğan'dan bir şeyler duymak isterdik gibi yaklaşımlar oluyor, daha ne duyacaksınız. Her sözünün altına imza atmıştır. Bitti o. Erdoğan'ın pozisyonu aynı. Bana da teşekkür etmiş. Ülkenin birlik bütünlüğüyle ilgili tutumundan dolayı memnuniyetlerini ifade ediyor. Beni bir kişi anladı, o da yanlış anladı. Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın. Ben de isterim teşekkür etmeyi, ama bir kişinin meselesini o kişinin özgürlüğüyle ilişkilendirip getirip de Meclis'te konuşturup kökünden halletmeyi düşünecek önerme eksiktir, felaket getirecektir. Kürtler 'Sorunum var' diyorsa vardır noktasındayım. O soruna Meclis'in bakması noktasındayım. Hiçbir siyasi parti dışlanmadan konuşulmalı. Ben Meclis'i adresi gösteriyorum, Devlet Bey ve sen, Abdullah Öcalan'a Meclis'i adres gösteriyorsun. Bir aktörü aktörleştirip bir sorunu yok sayarsanız, bana teşekkürünüz sadece beni dinlemediğinizi ya da perspektif yerine Abdullah Öcalan odaklı durumu kendinizin de sürdüreceğini gösteriyor."
YORUMLAR