Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü için bir mesaj yayınladı. Mesajında "AKP iktidarı döneminde kadının sosyal ve ekonomik hayattan dışlandığına ve şiddete maruz kalma oranının rekor seviyede arttığına dikkat çeken Yüksel, şunları kaydetti.
AKP DAHA FAZLA ŞİDDETİ VE DIŞLANMAYI REVA GÖRMÜŞTÜR
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kadınların Bayramı değil, sorunlarını daha fazla dile getirdiği bir gün olmuştur. Ülkeyi kurtarırken, Cumhuriyeti kurarken şehit olan, korkusuzca cephede savaşan, kağnıyla cephane taşıyan Türk kadınına AKP iktidarının reva gördüğü şey, daha fazla şiddet ve toplumdan daha fazla dışlanmadır.
Bugünle ilgili AKP'liler çeşitli mesajlar yayınlayacaklar, olmayan kadın özgürlüğünden söz edeceklerdir. Elbette ülkemizde kadının aile ve sosyal hayat içinde her geçen gün daha da kötüye giden durumunu bilen hiç kimse bu masallara inanmayacaktır.
Kadını sadece çocuk doğurmakla görevli gören bir zihniyetin, kadınlara vereceği değer zaten hepimizin malumudur. Bu zihniyetten güç alan ve sözüm ona kendisine "Adam" diyenlerin yol açtığı şiddet olayları bile, AKP'nin kadına nasıl ön yargıyla dar bir çerçeveden baktığı göstermektedir.
KADINA ŞİDDET REKOR SEVİYEDE
2015 yılsonu rakamlarına bakıldığında, AKP döneminde kadınlara yönelik şiddet yüzde 1400 oranında artarak rekor kırmıştır. Kadınlar hemen her gün namus, töre gibi sebeplerle yakınları tarafından öldürülmektedir. Her on kadından dördü hayatlarında en az bir kez fiziksel şiddete uğradığını söylemektedir. AKP döneminde kadınlar ekonomik, sosyal ve siyasi alanlardan giderek dışlandı. İktidardaki parti, kadını, toplumsal hayattan dışlayan, onu evi ile sınırlayan anlayışıyla kadının konumunu geriletti.
İş hayatında kadına uygulanan cinsiyet ayrımında da ülkemiz için utanç verici bir durum söz konusu. Dünya Cinsiyet Ayrımcılığı Raporu’na göre Türkiye’nin 136 ülke arasında 120. sırada bulunuyor. Sıralamada Türkiye’den hemen sonra gelen ülkeler ise Gana, Tanzanya, Katar gibi ülkeler.
Kadınımıza her alan tüm dünya kadınlarından daha fazla hak tanınmaya başlanmasının tarihi 1926'dır. Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün medeni kanunda yaptığı değişiklikler, kadının ekonomik, sosyal ve siyaset hayatı ile, aile içinde kadının statüsünü n değerleştirilmesi ve daha da önemli hale getirilmesini sağlamıştır. Bu tarihten sonra Türk kadını, Cumhuriyet tarihi boyunca sürekli olarak yeni kazanımlar edinmiş, yasalarca korunmuştur.
Tüm bu kazanımların azaltılmaya, yok edilmeye başlamasıysa AKP iktidarıyla birlikte olmuştur. Kadınların iş hayatında ön plana çıkması, sosyal hayatta özgürce yaşaması, siyasette sivrilmesi günümüz iktidarını hep rahatsız etmiştir. Kafalarının ardındaki, "kadın evde otursun çocuk doğursun" zihniyetini her alanda kendini göstermiştir.
HEDEFİMİZ DAHA ÖZGÜR VE DAHA GÜÇLÜ KADIN
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Kadınların daha Özgür, daha Güçlü, daha çok söz sahibi olacağı bir Türkiye hedefimiz var. Kadınların olmadığı her alanda Türkiye'nin çağdaş medeniyetlikten uzak kalacağına inanıyoruz. Kadının erkek egemen bir topluma mahkum edilemeyeceğini, bu konuda vakit kaybetmeden tüm yasal düzenlemelerin yapılmasını savunuyoruz. Atatürk'ün Türk kadınına verdiği hakların daha da genişletilmesini, kadının sözünün, emeğinin ve fikrinin her alanda değer bulması için mücadele veriyoruz. Bunun karşısındaki tüm anlayışlarla, tüm kadın düşmanlarıyla, Kadınlarımızla birlikte savaşmaya kararlıyız.
Tüm bu duygu ve düşüncelerimle, Tüm kadınlarımızın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar gününü kutluyor, bugünün hak arama gününden çıkartılarak, gerçek bir bayram olacağı günler için yanlarında mücadele edeceğimize söz veriyorum.
YORUMLAR