Kuşadası Korumar Otel’de düzenlenen “III. Atlas Geleceği Konuşuyor” etkinliğinde Türkiye’nin başarılı ve önde gelen isimleri sağlık, spor, eğitim ve iş dünyasının bugünü ve geleceği hakkında önemli bilgiler paylaştılar. Ege Bölgesi Sanayi Odası Başkanı Ender Yorgancılar, İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Gürkan Kubilay, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı’ndan Dr. Serkan Karaismailoğlu, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden, TARKEM Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Yüce, Homeopati Uzmanı Dr. Levent Buda ve Milli Takımlar Eski Teknik Direktörü Ersun Yanal’ın konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, Atlas Sağlık ve Eğitim Vakfı Başkanı Dr. Mustafa Apak’ın açılış konuşmasıyla başladı.
Amacımız Atatürk ilke ve devrimleri doğrultusunda öğrenciler yetiştirmek
İki yıl önce ilkini gerçekleştirdikleri Atlas Geleceği Konuşuyor etkinliğinden bugüne kadar önemli farklar yaşandığını söyleyen Dr. Mustafa Apak, iki sene önce 20 -25 kişiyle bu etkinliği yaptıklarını, şimdi ise bu sayının 250’ye yaklaştığını belirtti. Vakfın kurulduğu ilk günden bugüne kadar doğru insanlarla, doğru çalışmalar yaptıklarını ifade eden Apak, Atlas Sağlık ve Eğitim Vakfı’nın Atatürk İlke ve Devrimleri doğrultusunda üstlerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalıştıklarının altını çizerek şu şekilde konuştu:
“Vakıf olarak bizim asıl hedefimiz yetiştirebildiğimiz kadar öğrenci yetiştirmek ve onların vizyonlarını genişletmek, dünyaya bakış akışlarını değiştirmek, geliştirmektir. Bence bu yüzyılda artık heykelleri dikilen büyük insanlar, kahramanlar yok. Modern çağda artık kahramanlar başkalarının hayatlarını değiştirmek için kendi hayatlarından fedakarlık eden insanlardır. Bu amaç doğrultusunda çalışan, emek gösteren herkes modern çağın birer kahramanlarıdır.”
Dr. Mustafa Apak, etkinliğin hazırlık aşamasında çalışan, destek olan herkese, konuşmacılara ve etkinliğe katılanlara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.
Sağlık, eğitim, spor, bilişim gibi alanların gelecekleri hakkında konuşuldu
Homeopati Uzmanı ve aynı zamanda vakfın kurucu üyeleri arasında yer alan Dr. Levent Buda, açılış konuşmasının ardından “Alternatif Tıp/ Homeopati ve Sağlıkta Gelecek” konusunda katılımcılara önemli bilgiler aktardı. Dr. Levent Buda’nın sunumunun sonrasında etkinliğe katılanlara kadın ve erkek beyni arasındaki farkları anlatan Dr. Serkan Karaismailoğlu, bu farklılıkların günlük yaşama, ilişkilere yansımasını verdiği birçok örnekle eğlenceli bir dille anlattı.
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Başkanı Ender Yorgancılar, TARKEM Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Yüce ve İzmir İleri Teknoloji Enstitüsü (İYTE) Rektörü Prof. Dr. Mustafa Güden ise “Eğitim ve Sanayide İzmir ve Türkiye’nin Geleceği” başlığı altında İzmir ve Türkiye’nin eğitim ve sanayideki durum ve konumlarını, bu konularda Avrupa ülkelerinin nasıl çalışmalar yaptıkları ve Türkiye’de yapılması gerekenleri konuştular.
Etkinliğin konuşmacılarından biri olan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Gürkan Kubilay ise sağlıklı beslenme yöntemleri ve sağlıkta geleceğin ne olacağına dair bilgileri katılımcılarla paylaştı. Sağlıklı beslenme ile ilgili doğru bilinen yanlışların neler olduğunu anlatan Kubilay, Türklerin yemek yeme alışkanlıkları hakkında da bilgiler verdi. Türk halkının öğünlerinin sayısının az olmasıyla kilo vermediklerini aksine kilo aldıklarını söyleyen Kubilay, konuyla ilgili gerçekleştirmiş oldukları araştırma sonuçlarını da katılımcılara aktardı.
Ersun Yanal Türk sporu ve futbolunun durumunu anlattı
III. Atlas Geleceği Konuşuyor etkinliğinin son konuşmacısı olan Milli Takımlar Eski Teknik Direktörü Ersun Yanal ise Türk sporu ve futbolunun şu anki durumunu, yapılan hataları, organizasyon kısmındaki eksikliklerin neler olduğunu, Türkiye’de spor kültürünün ve anlayışının yaygınlaşabilmesi için yapılması gerekenlerin neler olabileceği gibi konularda bilgi, görüş ve tecrübelerini anlattı.
Türkiye’nin nüfus olarak dünyanın ve Avrupa’nın en genç ülkelerinden biri olduğunu belirten Ersun Yanal, nüfus olarak bu avantajı kültür, sanat ve spor alanlarında iyi kullanılamadığını, bu alanlarda potansiyelin oldukça fazla olmasına rağmen organizasyon eksiklikleri sebebiyle sıkıntılar yaşandığını ifade etti.
Türkiye’nin futbol ile ilgili olarak profesyonel, yarı profesyonel, amatör kulüp, takım, oyuncu ve altyapıları ile ilgili olarak istatistiki bilgileri de paylaşan Yanal, Türkiye ile Almanya, İngiltere, İspanya ve Fransa gibi ülkeler arasında konuyla ilgili karşılaştırmalar yaparak Türkiye’nin futbol ve futbol organizasyonunda ne durumda olduğu konusunda yapılan araştırmaları katılımcılarla paylaştı.
Potansiyel sahibi çocuklara pek çok imkanı götüremiyoruz
“Ülkemizde düzenli olarak spor yapmaya sahip bir organizasyon yapımız yok. Çocuklar ve gençler takım sayısındaki azlık, okul sporlarında dikine organizasyon yapısında karşılaştıkları sorunlar sebebiyle çok az zamanlarını sporla geçiriyorlar” diyen Yanal, “Türkiye’de bazı illerde 12-16 yaş arası çocuklar futbol oynayamıyor ve bu illerdeki potansiyeller ise oldukça fazla. Biz bu çocuklara, gençlere sadece futbol olmamakla birlikte pek çok organizasyonu ve imkanı götüremiyoruz. Dünyanın pek çok yerinde U takım sayıları fazla A takım sayıları daha az. Bizde iseA takım sayısı fazla U takım sayıları daha az olarak tersine bir durum söz konusu” şeklinde konuştu.
Sportif başarılarımızın sınırlarını genişletmeliyiz
Türkiye’de spor ve sporculuğun hangi alanlarda daha çok geliştiğini olimpiyatlar üzerinden anlatan Yanal, “1936 yılında ilk defa katıldığımız olimpiyatlardan sonra ilk madalyayı güreşte aldık. Sonrasında ağırlıklı olarak bizim madalya aldığımız branşlar ise güreş, boks ve judo oldu. Bunlarda çok önemli başarılar ama bunların sınırlarını ve çeşitlerini genişletmeliyiz. Yüzme, binicilik, okçuluk gibi dallarda da başarılar kazanmalı, madalyalar almalıyız” dedi.
Spor kültürü yaygınlaşmalı ve sürdürülebilirliği sağlanmalı
Spor kültürünün yaygınlaşması ve bu kültürün Türkiye’ye yerleşebilmesi için yapılması gerekenlerden de bahseden Yanal, bir ülkede spor tesisleri sayılarının çok olmasın veya ekonomik gelişmişlik seviyesinin spor kültürünün gelişmesinde tek başına yeterli olamayacağını, spor yeteneği, fiziksel güç gibi özelliklerin olmazsa olmazlardan bazıları olduğunu söyledi. Yanal, spor kültürünün yaygınlaşması ve sürdürülebilmesi için bu kültürün geniş bir tabana yayılması ve ortak bir akıl ile bu sürecin gerçekleşmesinin oldukça önemli olduğunun altını çizdi. Ersun Yanal, Atlas Sağlık ve Eğitim Vakfı’na, vakfın üyeleri, gönüllüleri ve katılımcılara teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.
YORUMLAR