MEHMET ÖZDOĞRU- Ege Bölgesi Sanayi Odası Vakfı Kadınlar Birliği ev sahipliğinde düzenlenen “Kadının siyasetteki yeri” konulu panelde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke siyasete girecek kadından zaman, para ve ailesinden vazgeçmesinin istendiğini söyledi. Böke, sadece kadınların sesinin değil günümüzde muhalefetin de sesinin kısılması istendiğini söyledi.
EBSO Vakfı Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 81. yıldönümü nedeniyle düzenlenen “Kadının siyasetteki yeri” konulu panelde konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, kadınların ölmek değil yaşamak, dışlanmak değil ortak olmak, unutulmak değil kabul edilmek, baskı değil özgürlük istediklerini belirterek, şöyle konuştu: “Buradan Can Dündar ve Erdem Gül’e sonsuz sevgi göndermek istiyorum. Hukukun üstün olduğu bir Türkiye mücadelesi için büyük bedel ödüyorlar. Sadece kadın için özgürlük değil insan için özgürlük sadece kadın için demokrasi değil insanlık için demokrasi diyorum. Bizim burada siyaseti temsil ediyor olmamızın tek nedeni Atatürk’tür. Siyasete geçişim kolay oldu çünkü ben kadın hakları savunucusu olan bir annenin Füsun Sayek’in kızı olarak büyümüştüm. Savaş Türkiye’nin kapısında savaş önce kadını etkiliyor. Kadınlar ne istiyor? Kadınlar ölmek değil yaşamak, dışlanmak değil ortak olmak, unutulmak değil kabul edilmek, baskı değil özgürlük biz insan hakları istiyoruz. Daha iyi yaşam mümkün ve bunun için farklı zeminlerde mücadele verelim. Biz kadınlar dünyayı kalın değil ince fırçalarla detaya bakarak, mezarlar değil çiçekler çizerek beslemek zorundayız.”
‘Siyaseti kadınlar için kolaylaştırmak gerekir’
Kadınların ölmek değil yaşamak, dışlanmak değil ortak olmak, unutulmak değil kabul edilmek, baskı değil özgürlük istediklerini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı, İzmir Milletvekili Selin Sayek Böke, “Siyasette kadınlar neden yok? Annemin anılarını yazdığı bir kitaptan onun ifadesiyle paylaşmak istiyorum. Annem CHP’den milletvekili adayı oldu ama seçilemedi. Bir siyasetçiyle sohbetini yazmış. ‘Siyaseti kadınlar için kolaylaştırmak gerekir’ demiş. Karşısındaki kişi de ‘para, zaman ve aile hayatından vazgeçmesi gerekir’ diyerek yanıt vermiş. Kadın ailesinden vazgeçmek zorunda bırakılarak siyasete davet ediliyor” dedi.
Nereden çıktı bu eksik etek
Panelde konuşan Devlet Eski Bakanı Işılay Saygın oldu. Siyasete ilk başladığı günlerde yaşadıkları zorluklardan bahseden Saygın, “Ben 25 yaşında önseçimle belediye başkanı olduğumda ‘Nereden çıktı bu eksik etek, karıdan kızdan başkan mı olur?’ dediler. Olduğunu herkese gösterdik. Yerel yöneticiliğim döneminde insanlarla birebir diyalog kurma fırsatı buldum. O dönemde gördüğüm eksiklikleri bakan olduğum zaman çıkarttığım yasalarla gidermeye çalıştım. 1998 yılında 4307 sayılı Ailenin Korunması Yasası’nı çıkardığımda erkek siyasetçiler, ‘Adam karısını ister sever ister döver. Böyle yasa mı olur’ dediler. Bu şartlara rağmen bugün hala pek çok kadının hayatına dokunan yasalar çıkardık. Kadınlar daima güçlü olmalı ve asla vazgeçmemeli” şeklinde konuştu.
Kaybede kaybede kazanmayı öğreneceğiz
Sözlerine “Kaybede kaybede kazanmayı öğreneceğiz” diyerek başlayan Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, “ Baro başkanlığı dönemimden itibaren yapmamız gereken daha çok şey olduğunu söyledik. Yasaların değişmesi yetmiyor. Eşitlik ibaresi yetmiyor. Pozitif ayrımcılık olmalı dedik. Kadın gibi siyaset yapmamız gerektiğini, kendimiz gibi olmamız gerektiğini öğrendik. Kadın mücadelesinin Türk demokrasisine katacağı çok şey var. Seçmen kadın olabilmek de önemli. Özgür, eşit kendi kararını veren birey olarak oy kullanabiliyor muyuz? Kadınlara ulaşmanın başka yolunu bulmalıyız. Kadının hareketinin en önemli hedef kitlemiz seçmen kadın olmalı. Eve sokağa parka dokunarak, birey özgürleşmesini sağlamak mümkün” diye konuştu.
YORUMLAR