Türkiye’nin önemli bir dönemeçte olduğunu söyleyen KalDer İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Senem Kılıç, “Türkiye sanayisi yıllarca ucuz işgücüne dayalı, düşük maliyet odaklı bir üretim süreci ile kendine Dünya piyasasında pazar payı yaratıyordu. Ancak geldiğimiz noktada yüksek enflasyon ve artan maliyetler bu avantajı kaybetmemize neden oldu. Türkiye bundan sonra katma değerli üretim anlayışına geçmeli. Katma değerli üretimin bel kemiği ise elbette kalitedir” dedi.
Üretim işletmelerinde en önemli sorunlardan birisinin ürünlerde kalite normlarının sağlanması ve sürekliliği olduğuna dikkat çeken Dr. Kılıç, “Ürün kalitesi hammaddenin ürün haline gelene kadar geçen süreçte ortaya çıkar. Bu yüzden ana üretim süreci ve onu oluşturan alt kademelerde kaliteyi sağlamak için çalışmalar yürütmek zorundayız. Bu çalışmaların içinde kalite odaklı süreç geliştirme analizleri önemli yer tutuyor” dedi. Bu analizlerde temel hedefin kalitesizliği oluşturan hata türlerinin belirlenmesi ve azaltılması olduğuna dikkat çeken Dr. Kılıç, “Hata türlerinin belirlenmesi elbette bir risk analizidir. Bu konuda başta istatistiksel yöntemler olmak üzere simülasyona dayalı yöntemler de kullanılmalı” dedi.
“Kaliteden taviz vermeden katma değer yükseltilmeli”
Rekabet avantajı sağlamada kalitenin çok önemli bir unsur olduğuna dikkat çeken Dr. Kılıç, “Müşteri tercihlerinde, aynı maliyet düzeyinde ancak daha yüksek kaliteli ürün arayışı her zaman öne çıkıyor. Bu nedenle maliyetleri artırmadan kaliteyi artırmaya yönelik çalışmalara öncelik vermek her işletme için hedef olmalı” dedi. Artan üretim maliyetlerinin, katma değerli üretimi artık bir tercih değil zorunluluk haline getirdiğine dikkat çeken Dr. Kılıç, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kalite yönetiminde gelinen son noktada zaman ve emek israfının da önüne geçmek zorundasınız. Kalitesiz ürünlerin kalite kontrol yöntemleriyle belirlemesinden ziyade, ürün daha üretilmeden kaliteyi azaltan faktörlerin belirlenmesi ve elemine edilmesi gerekiyor. Önleyici önlemler ile ürün daha üretilmeden kalitesi garanti edilmeli. Bu sağlandıktan sonra katma değerli üretimin ilk basamağını aşmış oluyorsunuz. Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu süreçte ayakta kalmak isteyen, Pazar payını kaybetmek istemeyen, hatta büyüme hedefi olan her işletme kalite öncelikli katma değerli üretime yönelmek mecburiyetinde. Yoksa kendilerini bekleyen son firma kapısına kilit asmaktır”
YORUMLAR