Ege Politik/ Moda dünyasında, kendini ‘Terzi yamağı’ olarak tanımlayan Barbaros Şansal’ın söylediklerine kızanlar olduğu kadar destekleyenler var. Şansal; “Özgürlük bir ateş, gülmek devrimci bir eylem, demokrasi bir tutku bunlardan vazgeçemeyiz” diyor ve bir video ile hayatının nasıl değiştiğini, Silivri Cezaevi’ne destek için giderken "3 adım 3 odada” neler yaşadığını anlattı.
Sosyal medyada küfür edenler DM den eşine kıyafet istiyor. Şöhret ,maddi kayıplar ….. “Şöhret dediğin şey nedir? Bu ülkenin gelmiş geçmiş en şöhretli ismi “Cahide Songu” dur. Bu Cumhuriyet o kadını kazancı yokuşunda kaloriferi olmayan bir apartmanın bodrum katında elinde ispirtoyla ölü buldu. O Yüzden her şey geçici önemli olan doğruya doğru, yanlışa yanlış diyebilmek…
“Makam odası Linç!” kitabının imza gününde bir araya geldiğimiz Barbaros Şansal ‘Ayaküstü Sohbetler’ de bakın neler anlattı.
“Tarihte bir gün tarih olur ama gerçekler değişmez’’
Gamze İşler: Türkiye’de zor bir süreç geçirdiniz. Neler yaşandı?
Barbaros Şansal: Zor tabii, hala zorlanıyorum… Acıların kadını Bergen gibiyim. Bir yüzüme kezzap atılmadığı kaldı. Uluslararası, yasa dışı operasyona maruz kaldığım 2 Ocak 2017’ den beri zor zamanlar yaşadım. Güvenlik zafiyeti yaşadım. Valilik tedbir alana kadar garaj kapım kurşunlandı. İşim etkilendi. Can güvenliğimi yurtdışına gidip gelerek korumaya çalıştım.
Gamze İşler: Türkiye’de yanlış anlaşıldığınızı düşünüyor musunuz?
Barbaros Şansal: Türkiye bana karşı algı yönetimi yaptı. Türkiye’me karşı ters tepti buna üzülüyorum.
Oysa ben o videoda ‘Çocuk istismarcıları, rüşvet alanlar ve hırsızlar’a diye belirtmiştim ama konu ülkeme ve ülkemin insanlarına söylüyorum gibi yansıtıldı. Bu çok üzücüydü fakat onların bana böyle davranmaları beni hak savunucusu haline getirdi. Yunanistan’ da o kötü görüntüler gösterilerek herkesin iltica davaları kabul edildi. Aslında kendilerine yaptılar, ama neden oldu bunlar biliyor musun? Bir ‘yengenin’ Kıbrıs’ta ünlü bir otelde kumar oynadığını ve dolar dalgalandırdığını söylediğim için oldu.
Gamze İşler: Kıbrıs’a bir dava açmıştınız sonuçlandı mı?
Barbaros Şansal: Kıbrıs’a açtığım davayı kazandım şimdi tazminat davalarını açacağım. Türkiye’de beraat ettirildim.
Gamze İşler: Devam eden bir davanız var mı?
Barbaros Şansal: Tabii, durmadan soruşturma açıyorlar. En son helal genel evi davasından beraat ettim. Tabii yıldırmaya çalışıyorlar ama yılmıyorum, yılmayacağım. T.C. pasaportumlayım. Ben bu ülkenin vatandaşıyım, mücadeleye devam ediyorum.
Gamze İşler: Zorlukların arasında çalışma hayatınız nasıl gidiyor?
Barbaros Şansal: Sahne çalışmalarım, konferanslarım devam ediyor. 2 yeni kitabım geliyor. İşimi yaşatmaya çalışıyorum.
Gamze İşler: Yıldırım Mayruk ile bir projeniz var mı?
Barbaros Şansal: Yıldırım Mayruk ile bir karar aldık. Yıldırım beyin son yılı. 2020’de artık yokuz. Satmıyoruz, markamızı gömüyoruz. Sayın Mayruk, Türkiye’nin sahip olduğu en milli markalardan biri, o yüzden Yıldırım beyin biyografisi hayat hikâyesini toparlayacağız, bir eser bırakacağız.
Gamze İşler: Mesleğiniz için “artık bize gerek yok” demişsiniz neden?
Barbaros Şansal: Çünkü Türkiye giyinmiyor artık, ya soyunuyor ya örtünüyor o yüzden bize ihtiyaç yok.
Gamze İşler: “Konuşmanın bedelini ağır ödedim” diyor musunuz?
Barbaros Şansal: Elbette ödedim. İyi bir yaşam, ün, şöhret kaybetmek kazanmak önemli değil, neden biliyor musunuz? o da zorlaştı. Düşünsenize, gümüş çatal bıçak takımınız var ama gümüş parlatıcı satılmıyor ülkede. Onu tutmanın manası yok, anlatabildim mi? Kolalı kalben keten örtülerin var ama kolacı ütücü yok, neye yarar artık! O zanaat ve sanatın harmanlandığı kent burjuvası modelleri ve yaşam biçimi yok. Sorgulayan ve mücadele veren biriyim nasıl biz olabiliriz nasıl kendimizi bulabiliriz kavgası bu. Şunu unutmamalıyız ‘’Tarih de bir gün tarih olur ama gerçekler değişmez’’
Gamze İşler: Siz defilelerinizde de mesaj veren bir modacıydınız değil mi?
Barbaros Şansal: Evet, her zaman çevresel ve sosyal mesajlar veren defileler gerçekleştirdim. Kelepçelerle çıkmak, ağzı bantla çıkmak gibi. Ama maalesef Deniz Akkaya’nın açılan memesi her şeyin önüne geçiyor.
Gamze İşler: Silivri de neler yaşadınız?
Barbaros Şansal: Aşırı homofobik, psikolojik işkence ve şiddet. Aaltını çiziyorum, fiziksel dokunmuyor psikolojik işkenceye maruz kalıyorsun. Korkuyor benden. Dokunursa bulaşır eşcinsellik diye dokunmuyor.
Gamze İşler: Makam odası Linç kitabınızda ne anlatıyorsunuz?
Barbaros Şansal: Metaforları…56 gün hücre ve tecritte, 3 adım 3 odaya kapatıldığım televizyonsuz, buzdolapsız, hiçbir şeysiz, tamamen izole bir ortamda gökyüzü bile aydınlatma dedikleri kafes ortamında geçirilmiş 56 gün nasıl hayatta kalınacağını, nasıl başa çıkabileceğini anlatıyorum. En önemlisi tarihte ki ilk makam odam benim.. En güvenli olduğum yer o hücreydi.
YORUMLAR