“Probiyotikler, sağlığı olumlu yönde etkiliyor”

Bir takım sebzeler içerisinde sayabileceğimiz lahana, yer elması, pırasa, soğan gibi gıdalar ile meyvelerden muzda ve keten tohumunda sindirilemeyen besin bileşenleri bolca bulunmaktadır

29 Kasım 2016 - 10:20

Son zamanlarda sağlık dünyasında çokça tartışılan probiyotik ve destekçisi prebiyotikler hakkında konuşan Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Duygu Kışla, “Probiyotiklerin sağlık üzerinde oldukça çok etkisi vardır. Alerjik reaksiyonları önleme ve ortaya çıkan alerjik reaksiyonların etkisini azaltmaya yardımcı olduğu biliniyor. Sindirim sistemindeki zararlı mikroorganizmaların etkisini azaltma ve durdurma özellikleri vardır. Bağışıklık sistemini güçlendirir. Kolestrolü düşürmede yardımcı olur. Bağırsaklardaki çeşitli vitamin, mineral ve enzimlerin sentezlenmesini kolaylaştırır” dedi.
Prof. Dr. Kışla, probiyotiklerin sindirim sisteminde olumlu etkileri olan canlı mikroorganizmalar olduğundan ve prebiyotiklerin ise probiyotikleri besleyen takviye besinler olduğunu ifade etti. Prof. Dr. Duygu Kışla, “Birisi canlı mikroorganizmalar iken diğeri onları besleyen bileşenleridir” diyerek probiyotik ve prebiyotiklerin ayrımını ortaya koydu.
KANSERE KARŞI PROBİYOTİKLER
Probiyotik ve kanser ilişkisi hakkında şu açıklamada bulunan Prof. Dr. Duygu Kışla, “Probiyotik ve kanser ilişkisine baktığımızda konu hakkında bir tıp doktoru çok daha yetkili bir açıklama yapabilir. Literatür çalışmalarına bakacak olursak, probiyotiklerin kansere karşı hem koruyucu hem de tedavi edici özellikleri ile ilgili çalışmalar yapılmaktadır. Probiyotik ürünlerin günlük hayat içerisinde düzenli tüketimi kişilerin kanser olmasına sebep olacak etkilerin azalmasına yardımcı olabilir. Aynı zamanda mevcut kanser hastalarının da kanserle savaşları konusunda yardımcı olabileceğini bilimsel çalışmalardan takip edebiliriz” dedi.
Probiyotiklerin sindirim sisteminde sayıca fazla olarak bulunması gereken canlı mikroorganizmalar olduğunu, bunların sağlık üzerindeki olumlu etkilerinin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kışla, “Probiyotiklerin sağlık üzerinde oldukça çok etkisi vardır. Alerjik reaksiyonları önleme ve ortaya çıkan alerjik reaksiyonların etkisini azaltmaya yardımcı olduğu biliniyor. Sindirim sistemindeki zararlı mikroorganizmaların etkisini azaltma ve durdurma özellikleri vardır. Bağışıklık sisteminin güçlendirir. Kolestrolü düşürmede yardımcı olur. Bağırsaklardaki çeşitli vitamin, mineral ve enzimlerin sentezlenmesini kolaylaştırır” dedi.
Probiyotiklerin tam anlamıyla zararlı olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Duygu Kışla, “Probiyotikli gıdaların sürekli tüketilmesi gereklidir ve bu rutin bireylerin yaşamının bir parçası olmalıdır. Düzenli olarak probiyotik gıdaların tüketilmemesi faydalı etkilerinin görünümünü azaltır. Medyada görülen bilgi kirliliğinin etkisiyle herkes canlı mikroorganizma içeren her ürünü tüketmeye çalışıyor fakat içerisinde her canlı mikroorganizma barındıran gıdalar prebiyotik içermeyebilir. Kaynağının ne olduğu bilinmeyen bir takım ürünlerin tüketilmesi canlı mikroorganizmaların içerisinde yer alan başka zararlı mikroorganizmaların da vücudunuza almanıza sebep olabilir. Piyasada belirli markalar adı altında aldığımız belirli gıdalar çeşitli kalite kontrol testlerinden geçtikleri için şüphe duymamıza gerek olmayan ürünlerdir. Burada bahsettiğimiz kalite kontrol testlerinde geçmeyen, kaynağı bilinmeyen ürünlerdir. Bundan dolayı zararlı etkiler görülebilir. Bazen de çok farklı sağlık sorunlarından yakınan kişiler, yani bağışıklık sistemi baskılanmış hastaların bu tarz ürünleri çok fazla kullanması rekabetçi enfeksiyonlara sebep olabilir ifadeleri literatürde geçmektedir. Sağlıkla ilgili pek fazla zararı olan bir grup değildir” diye konuştu.
PROBİYOTİKLERİN DESTEKÇİSİ PREBİYOTİKLER
Prof. Dr. Duygu Kışla, prebiyotiklerin, probiyotik mikroorganizmaların besin kaynağı olduğunu vurguladı, bunların daha çok sindirilemeyen gıda bileşenleri olduğunu aktardı. Prof. Dr. Kışla, “Prebiyotiklerin tükettiğimiz gıdalarda belli bir miktarda olması probiyotikleri besleme açısından önemlidir. Fakat probiyotiklere destek olması açısından çok fazla tüketilmeleri gaz, hazımsızlık ve sindirim probleminlerine sebep olabilmektedir. Bir takım sebzeler içerisinde sayabileceğimiz lahana, yer elması, pırasa, soğan gibi gıdalar ile meyvelerden muzda ve keten tohumunda sindirilemeyen besin bileşenleri bolca bulunmaktadır. Bu gıdalar, tipik prebiyotiklere örnek olabilir. Sağlık açısından belli bir miktarda prebiyotik tüketilmelidir” dedi.

Bu haber 642 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Genç Parti’den Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Mesajı
Genç Parti’den Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Mesajı
Yaşar Güler 25 Kasım'ı işaret etmişti: Teğmenler için karar günü
Yaşar Güler 25 Kasım'ı işaret etmişti: Teğmenler için karar...

AZRAİLLE DANS Film Fragmanımız Yayında. 25 Mayısta vizyona girecek olan filmimize 7 den 70 e herkesi bekliyoruz. www.azrailledansfilm.com @pelinsinan @tugbaozay10 @sinanbengier @yukselti @gaziseker @estrellacasado @gokhanoguztimurofficial #movie #movies #film #tv #camera #cinema #fact #didyouknow #moviefacts #cinematography #screenplay #director #actor #actress #act #acting #movienight #hollywood #netflix #heartsonfire #rockyiv #scarymovie #pamelaanderson #jennymccarthy #davidzucker #blonde #thering #nosleep #arielwinter #celebrity

Azraille Dans (@azrailledansfilm)'in paylaştığı bir gönderi ()