CHP'nin 7. Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, eylül ayında yapılacak olan tüzük kurultayına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Sözcü Yazarı Saygı Öztürk'e konuşan kendi döneminde de en çok yapılan önerinin “dönem kuralı” olduğuna işaret etti.
Kılıçdaroğlu, milletvekili, belediye başkanı adaylarının nasıl belirlenmesi gerektiği konusunda şu görüşünü açıkladı:
“Partinin arşivinde tüzük konusunda yapılmış çok sayıda çalışma var. Tüzükle ilgili yaptığımız çalışmayı da belli bir noktaya getirmiştik. Partimizin seçim ve hukuk işlerinin o dönem yürüttüğü çalışmaların yanı değişiklik önerileri de gelmişti. En çok da ‘Dönem kuralı’ öneriliyordu. Yine önseçim talepleri var. Parti üyeliğini ‘aktif” ve ‘pasif’ üyelik olarak ikiye ayrılmalı. Bunun da kuralları var. Ön seçime, üyelik gereklerini yerine getiren aktif üyeler katılmalı. Milletvekilliği, belediye başkanlığı, il genel meclis üyeliği, belediye meclis üyeliği seçiminin aktif üyeler tarafından yapılmasıyla ilgili tüzük değişikliğini getirmiştik. Ama kurultay reddetmişti. Şimdi anladığım kadarıyla kurultaya aynı konuda delegelerin önerileri var. Bu önerinin mutlaka kabul edilmesi yönünde görüş birliğinin çıkması beni sevindirdi. Ön seçimin olması, bir anlamda üye ile parti arasındaki aidiyeti sağlıyor. Düzenli aidat ödemeleri, parti çalışmalarına katılmaları partiye artı getirir. Adaylar, merkez yoklamasıyla değil, önseçimle aktif delegelerin oylarıyla belirlenecek.
Milletvekilliği, belediye başkanlığı için ‘Dönem kuralı’ getirilmesiyle ilgili öneriler var. Milletvekilliğinin iki dönemle, üç dönemle sınırlandırılmasını isteyenler var. Bu öneriler yine partinin yetkili organlarında büyük bir ihtimalle tartışılır, bundan sonra da Tüzük Kurultayında ele alınır.”
Tüzük kurultayının ardından yapılacak parti programı çalışmalarının gerekli olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
“Parti programıyla ilgili de yapılmış çalışmalar var. Onlarda partinin arşivinde. Parti programını da yenilenmesi gerekiyor. Değişen, gelişen koşullara göre parti programının da yeniden ele alınması gerekiyor. CHP’nin programından önce ‘Demokratikleşme’ dediğimiz, yani ‘Cumhuriyetin demokrasiyle taçlandırılması’ dediğimiz ilkesinden hareket etmeliyiz. Bugün ‘Demokrasi’ dediğimiz şey tamamen sözde kaldı. Anayasa uygulanmıyor, yasalar uygulanmıyor. Dolayısıyla biz parti programında demokrasiye öncelik veren, demokrasinin ne olduğunu anlatan ve CHP’nin bu konuda neleri, hangi hamleleri atması gerektiğini belirleyen kurallar koymak gerekiyor. Parti programının bununla ilgili çalışmalar yapılır. Uluslararası ilişkilerle ilgili Sosyalist Enternasyonal veya Avrupa Birliği, diğer uluslararası ilişkilerle olan bağlantılara CHP’nin bakış açısı yine parti programına bir şekilde yansımak zorundadır. Çok boyut ekonomide izlenecek politikaların neler olduğu, onun temel ilkeleri parti programına konmalı.”
Kılıçdaroğlu, “Yeni hazırlanacak parti programında da Altı Ok’la ilgili yeni yorumun, çağdaş yorumun konulması gerekiyor” diye ekledi.
CHP'DE ALTI OK TARTIŞMASI
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, 5 Temmuz 2024’te verdiği röportajda CHP’nin logosundaki Devletçilik okuna iki renk kazandırmayı düşündüklerini söylemişti.
Özel açıklamasında “CHP’nin devletçilik okuna iki renk kazandırmayı düşünüyoruz. Devleti yönetirken sürdürülebilir kalkınmayı ve çevre duyarlılığını temsil eden yeşil ve kadın erkek eşitliğini temsil eden bir mor rengi. Değişimin altını dolduruyoruz” demişti.
Özel, 4 Ağustos 2024’teki CHP Kadın Kolları Kurultayı’nda ise parti logosundaki altı oktan devletçiliği temsil eden okun yarısını yeşile, yarısını da mora boyayacaklarını açıkladı.
Özel’in bu açıklaması bazı tepkilere neden olmuştu.
Tepkilerin ardından CHP Sözcüsü Deniz Yücel bir açıklama yaparak parti logosunda bir renk değişikliği yapılmayacağını bildirmişti.
YORUMLAR